Filiz Gökler

Enerji’den Bulut’a

2014 yılında gerçekleştirdiğimiz Power to the Cloud etkinliğimizde Schneider Electric BT İş Biriminden sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak, sektörün öncü dergilerinden “IT Advisor” ile BT ve bulut teknolojilerinden veri merkezlerine uzanan pek çok konuda görüşlerimi paylaştıgım özel bir röportaj gerçekleştirdik. Detaylarını sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyarım.

Power to the Cloud etkinliği hakkında detaylı bilgi verir misiniz?

Power to the Cloud (PTTC) adından da anlaşılacağı üzere, Schneider Electric’in enerji ve güç yönetimi uzmanlığının, akıllı IT ve bulut teknolojileri ile birlikte dönüşüm yolculuğunu baz alan bir platform diyebiliriz. Bu yıl ilk kez Dubai’den sonra İstanbul’da gerçekleştirdiğimiz Power to the Cloud Konferansı, 500’den fazla IT ve Enerji uzmanının buluşmasına sahne oldu.

Her sene Dubai’de düzenlenen bu etkinliğin bu sene Türkiye’de yapılmasının amacı nedir?

Önce dünyadan sonra da Türkiye’den bazı sayısal örnekler vermek istiyorum. Bu sene ikinci çeyrekte tüm dünyada 295 milyon akıllı telefon üretimden çıktı. Son 5 yılın en düşük rakamı olarak kabul edilse de aslında basit bir hesapla dünya nüfusunun yaklaşık 7 milyar olduğunu düşünürsek, her yıl toplam nüfusun yüzde 17’si oranında akıllı telefon üretiliyor. Bu inanılmaz bir rakam. Türkiye’de de bilişim teknolojileri, internet kullanımı hızla yükseliyor. Türkiye ekonomisinin yüzde 4 civarında büyüdüğü 2013 yılında Türkiye’de bilişim sektörü yüzde 11,3 gibi yüksek bir büyüme kaydetti. Ayrıca Türkiye’nin, gelişmekte olan bir ülke ve genç nüfusa sahip olması, ayrıca bu nüfusun teknolojiyle daha iç içe olması, bilişim faaliyetleri açısından önemli bir potansiyel sunuyor. Schneider Electric olarak, hem Türkiye’nin bu potansiyeline dikkat çekmek hem de bu öngörümüzü İstanbul’daki meslektaşlarımızla paylaşarak geleceğe dair yapılması gerekenler konusunda fikir alışverişinde bulunmak üzere, Power to the Cloud Konferansı’nı bu yıl İstanbul’da gerçekleştirdik.

Power to the Cloud etkinliğinin bu seneki konusu nedir? Nasıl bir içerik sunuldu?

Power to the Cloud genel olarak sektördeki ihtiyaçları analiz ederek, sektörün geleceğine katkıda bulunmayı amaçlıyor. Ayrıca, sektörün ileri gelen firmalarından Türk ve yabancı konuşmacıların sunumları ve bilgi paylaşımları oldu. Lider firmalarla küresel endüstri uzmanları, bayi ve son kullanıcılar bir araya geldi. Schneider Electric olarak geliştirdiğimiz en yenilikçi çözümleri paylaştık. Veri Merkezleri stantlarımızda, veri merkezlerinin bugünü ve geleceği, yeni nesil, yeşil veri merkezlerimizi, bünyemize yeni katılan AST modüler, konteyner veri merkezi çözümlerimizi tanıttık. Veri merkezi ana elemanları olan kritik güç UPS, kabin ve oda tipi hatta hibrid soğutma çözümlerini, kabinleri, PDU’ları ve Actassi yapısal kablolama, Pelco CCTV kamera çözümlerimizi tek tek farklı stantlarda katılımcıların bilgisine sunduk.

Dünya ve Türkiye’de veri merkezi yatırımı ne kadardır?

Bu yatırım oranını tahmin etmek oldukça güç olsa da bölge bazında nasıl geliştiğini netlikle söyleyebiliriz. Özellikle Orta Doğu, Afrika ve Asya Pasifik Bölgelerinde ciddi bir büyüme söz konusu. Diğer taraftan CIS (Rusya ve çevresi) ve gelişmiş ülkeleri içinde barındıran Avrupa Bölgesinde ise daha stabil durumda görüldüğünü söylemek mümkündür. Ülkemizde veri merkezi yatırımlarının gün geçtikçe artış gösterdiğini söyleyebiliriz. Bu durum, 2 dijit olarak artış gösteriyor. Türkiye genç nüfusu ve teknolojiyle iç içe olan bir ülke olması sebebiyle bu artışın yükseleceğini tahmin ediyoruz. İstatistiklere göre 2016’ya kadar yüzde 13-18 arasında bir büyüme beklentimiz bulunuyor.

Veri merkezi yönetim yazılımının dünyada hangi yönde ilerlediğini gözlemliyorsunuz?

Veri merkezleri günümüzde ciddi bir öneme sahip. Hatta gelecekte çok daha kritik bir öneme sahip olacağını söyleyebiliriz. Ayrıca veri merkezinde IT altyapı çözümlerinin yanında haberleşebilir enerji ve güç dagıtım sistemleri, akıllı bina yönetim sistemlerine de gün geçtikçe ihtiyaç artmakta. Önemli olan enerji, güç, bina ve BT sistemlerini tek bir platformda entegre ederek izleme ve kontrolünün sağlanması. Gerek Türkiye’de gerekse tüm dünyada teknolojinin bu şekilde geliştiğini görüyoruz ve geldiği bu noktadan da memnunuz.

Enerji yönetiminde uzman bir şirket olarak neden IT sektörüne girdiniz?

Schneider Electric artan enerji ihtiyaçlarına cevap verebilmek için 2000’li yıllardan itibaren bünyesine yeni uzmanlık alanları ekledi ve enerji yönetiminde global uzman bir firma haline geldi. Enerjiyi daha akıllı yönetmek ve daha verimli kullanmak için teknolojik çözümlere yöneldik. BT sektörü de bu çözümleri içeren ana sektörlerden. Buna paralel olarak akıllı şebeke ve akıllı şehir çözümleri de iş planımızda olan ana konular. Dolayısıyla her iki sektörü de bir arada ele alarak, enerjideki global uzmanlığımızı BT’ye de taşımak istedik.

IT sektöründeki bugünkü konumunuz nedir?

Orta Doğu, Avrupa ve Rusya’da pek çok bölgede lider konumundayız. Bu alan, bizim için kritik öneme sahip. Altyapı konusundaki uzmanlığımızı tüm dünyaya özellikle de gelişen büyüyen ülkelere ulaştırıyoruz. Ayrıca, Türkiye’de uçtan uca çözüm sağlayan tek firmayız. Çok başarılı projelere imza attık. Sektörde hızlı bir yükselişimiz mevcut.

IT sektöründeki kısa ve orta vadeli hedefleriniz nelerdir?

BT iş birimi Schneider Elektrik firmasının yenilikçi ve teknolojik iş birimlerinden. Gerek Türkiye’de gerek ise dünyada yüksek önem vererek yaırımlara devam ettiğimizi ve agresif büyüme hedeflerimizin oldugunu dile getirebiliriz.

Türkiye’nin, sizin bu alandaki faaliyetleriniz açısından önemi nedir?

Türkiye, genç nüfusu, sürekli gelişen kalkınan ekonomisi ve coğrafi yapısı nedeniyle bizim için stratejik öneme sahip. Genç nüfusa sahip olması ayrıca bu nüfusun teknolojiyle daha içi içe olmasının IT faaliyetleri açısından önemli bir potansiyel olduğuna inanıyoruz. Türkiye’de daha fazla yeniliklerin, en son teknolojilerin ve çözümlerin kullanılması gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye’yi faaliyetlerimizin odağına koyuyoruz.

Türkiye’de IT sektöründe yatırımınız olacak mı?

Schneider Electric olarak veri merkezi yatırımı yapmıyoruz ancak bu konuda yatırım yapan firmaların çok güçlü partneriyiz. Önümüzdeki 4 yıl içinde Türkiye’de bilişim teknolojileri sektöründe 3 kat büyüme hedefimiz var. Bu hedefler doğrultusunda büyüyoruz ve büyümeye devam edeceğiz.

Şirketler enerji verimliliği konusunda bilişim teknolojilerini kullanarak nasıl faydalar sağlayabilir?

Hangi segment olursa olsun, enerji verimliliği için ölçmek ve iyileştirmek süreklilik ister. Akıllı bilişim teknolojileri bu noktada kritik bir rol oynamaktadır. Mevcut kaynakların analizi ve optimize edilmesi, gerçek zamanlı ölçümlerin yapılması, yük değişiminin görülmesi ve değişime göre altyapı revizyonu veya yapılandırılması, farklı bölgelerdeki işletmelerin tek bir platformdan yönetilmesi, karbon salınımının düşürülmesi akıllı altyapılar ve altyapı yazılımları ile gerçekleştirilmektedir.

Veri merkezleri alanında sunduğunuz çözümler nelerdir?

Schneider Electric sahip oldugu farklı IT yazılımları ile sıfırdan bir veri merkezinin uçtan uca mimarisini tasarlıyor, ups den sogutmaya ekipman seçimi yapıyor, komple tasarım sonucunda oluşacak PUE değerini hesaplıyor ve veri merkezinin capex ve opex degerlerini çıkarıyor. Bildiginiz üzere artık toplam satın alma maliyetini konuşuyoruz. Burada özellikle bir veri merkezinin A’dan Z’ye projesinin yapılması, tasarımının yapılması ve daha sonra tasarımın hayata geçirilmesine yönelik proje uygulamalarında da kendi ekibimiz ve konusunda uzman iş ortaklarımızla yer alıyoruz.